Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Literatürde "hidâyet önderi" (imâmu'l-huda), "hidayet meşalesi /alameti" (alemu'l-huda), "kelamcıların hocası" (imamu'l-mutekellimin), "Ehl-i Sünnet'in Reisi" (reisü ehli's-sünne), "Müslümanların inançlarındaki yanlışları düzelten kişi" (musahhihu akaidi'l-müslimîn)" gibi övgü dolu lakablarından söz edilen Ebů Mansûr el-Mâtüridi, bilindiği gibi Sâmânîler'in, Måverâünnehir bölgesinde hükümrån olduğu bir dönemde yaşamıştır. Bu devirde Sâmâni hükümdarlarının dinî ve dünyevi ilimlere değer vermesi sayesinde bölgede tefsir, hadis, fıkıh, kelam, tasavvuf gibi dini ilimler, kimya, astronomi, tıp gibi fen ve sağlık bilimleri alanında pek çok alimin yetiştiği bilinmektedir"
_Tanrı, ışığı yaratmıştır. Demek ki ilk Üstad-ı Azam Mason, Tanrı’nın kendisidir. _Adem Baba, ilk masonlardandır ve Tanrı tarafından Cennete mason olarak kabul edilmiştir. Bu, masonluğun eylem olarak değilse de bir oluş kudreti olarak daima var olduğunu söylemenin bir tarzıdır. Çünkü masonluk, insan ruhunun ilk ve eski bir ihtiyacına cevap
Reklam
Acaba yine ne icat etmişti? Ibrahim Kurban bir yıl kimya, bir yıl tıp bölümünde okudu. Halen güzel sanatlar fakültesinin heykel bölümünde öğrenci. Okulu hiçbir zaman ciddiye almadı. Ve sanırım onun da, benim de asla diplomamız olmayacak. Ailesinin Etiler'deki villasının çatı katındaki dev bir sigara dumanı bulutunun içinde sabahtan akşama kadar tasavvuf kitapları ve çizgi roman okuyor, bir yandan da acayip deneyler yapıyor. Kitapların üzerine spreyle uygulandığında tozlanmalarını engelleyen ve ıslatmayan bir sıvı hazırlamayı, yapay zekalı bir bilgisayar robotu yapmayı, saçın rengini günden güne değiştiren bir saç boyası imal etmeyi başardı. Beni arayıp buluşmak istediğine göre, şimdi de yeni icadından söz edecek.
Sayfa 24
AYI GÜLÜ Bu süs bitkisine, "Paeonia", "Nıkris gülü" ya da "Kral çiçe­ ği" de denir, düğünçiçeğigiller türündendir, botanik olarak Paeonia officinalis. Hoş ve nere­ deyse bayıltacak derecede gü­ zel kokan bu bitkinin kök, çi­ çek yaprakları ve tohumları halk tarafından kullanılıyor. Kök kısmının aşırı derecede keskin
Yarbay Sir Arnold Wilson, Asya Kraliyet Meclisi'nde sunduğu yıllık konuşmasında, İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri tarafından Irak Kürdistanı'na yönelik acımasızca gerçekleştirileren hava bombardımanları hakkında der ki: "...İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri büyük bir soğukkanlılıkla (Cenova bildirisine kulak asmadan) geçen on yıl boyunca ve özellikle son on ay içerisinde (Irak'da) Kürtleri bombalamakla uğraşmıştır. Kürt köyleri yıkılmış, hayvanlar ölmüş, kadınlar ve çocuklar felç olmuştur. "Times" gazetesinin özel muhabirinin dediği gibi, olup bitenler tek tip uygarlık projesinin genişlemesine ve ilerleme katetmesine tanıklık etmektedir." İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri, köylü insanların bir uçak gördüklerinde hemen köylerden uzaklaşıp saklandıklarını fark edince ve bombalanmayı bekleyecek öyle uysal bir millet olmadıklarını anlayınca, farklı bir bomba imal etme yoluna gittiler. Bu bomba saatliydi ve belli bir süre sonra patlayan bir bombaydı! Düştüğü gibi hemen patlamıyordu, daha sonra patlayacak şekilde düzenlenmişti. Köylüler, savaş uçakları geçip gittikten sonra sığınaklarından dışarı çıkıp köylerine döndüklerinde bombaların patlayarak öldürülmelerine yönelik uygulamaya konan bu aşağılık ve zalimce hile onları daha çok memnun ediyordu. Yaralı, ağır yaralı ya da felç olan kimselerin durumu içler acısıydı. Bu uzak köylerde zavallı halkın elinde herhangi bir tıbbi araç gereç bile yoktu.
Gece Namazı:
Allah , Âyete'l Kürsi'de de belirtildiği üzere, " kendisini uyuklama ve uykunun tutmama" özelliğiyle nitelenmiştir. Muhibbin/ sevenin de O'nunla uykusuz kalması gerekir. Bu sebeple, aşkında sadık olan uyumaz.
Reklam
Haram gıdayla ibadet etmek, gübre üzerine bina yapmaya benzer.
Kalpleri hasta olanlar , bedenleri hasta olanlardan sayıca daha çokturlar ama bunlar kendilerinin hasta olduklarını bilmemektedirler.
İnsanın dünya ve ahiret mutluluğu üç şey üzerine kurulmuştur: Şehvet/Tutku, öfke ve ilim kuvveti.
Cüneyd-i Bağdâdi'ye Ârif kimdir, diye sorulduğunda: " İyi ve kötünün çiğnediği toprak gibi ve ayrım yapmadan sevdiği ve sevmediği her şeyi sulayan bulut olma" olarak tanımlamıştır.
Reklam
Davûd-i Kayseri , Füsûsu'l Hikem Şerhi
Hz. Meryem'in Hz. İsa'yı doğurmasıyla ilgili cümleleri açıklarken, bir kadının, erkek tarafından döllenme olmadan da hamile kalabileceğini söyler. Çünkü ona göre , erkeğin sperminin olması, kadının sperminin olmayacağını göstermez. Kadının sperminin olmadığına dair bir delil yoktur. Tam tersine kadın da erkek de kendileri gibisini üretebilme gücünde yaratılmışlardır.
Ah o gözlerin diye başlayan şiir şimdi anlamını buldu
Sûfilerde çok yaygın bir pratik olmamakla birlikte , sadece nazar/ gözle bakma yoluyla, yani bakıştaki enerjiyle tedavi edebilenler vardı.
Ben sana Allah'a giden yolu gösterdim, başkasına giden yolu değil.
İbnü'l Arabi , her sınıf varlığın en mükemmelinin bulunduğunu söyler , bunun madenlerde altın; bitkilerde vakvâk ağacı; hayvanlarda / canlılarda insan olduğunu ve bu sınıflar arasında bir geçiş varlığının olduğunu bile söyler. Maden ve bitkiler arasında kem'e/mantar ; bitki ve hayvan arasında hurma; hayvan ve insan arasında ise nesnâs ( küçük maymun) ve maymun olduğunu söylerken bir evrimden söz eder gibidir.
Her şeyden önce müzik/sema , Allah'ın ruhlara: " Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" diye sorduğu, hepsinin de " Evet" dediği , meclis yeri olan Elest bezminde duyduğu sedayı hatırlaması ve özlemidir.
121 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.